Dünya son yıllarda gittikçe daha şiddet içeren bir hal alıyor. Bu durumu anlamak, daha iyi çözümler bulmak, farklı kültürler ve dinler arasındaki ilişkilerde yaşanan sorunları tartışmak üzere din ve kanaat önderleri ile uluslararası kurumların temsilcileri Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de bir araya geldi.

18-19 Mayıs tarihlerinde yapılan 3. Dünya Kültürlerarası Diyalog Forumu aynı zamanda 2008 yılında başlatılan“Bakü Süreci” olarak da biliniyor ve 2011 yılından bu yana iki yılda bir yapılıyor.

Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in açılış konuşmasıyla başlayan forum, “Kültür ve 2015 Sonrası Kalkınma Gündeminde Sürdürülebilir Kalkınma” başlığına odaklandı.

Aliyev euronews mikrofonuna etnik ve dini birlikteliğin büyük endişe yarattığı Kafkasya kültürel mozağiyinde Azerbaycan’ın iyi bir örnek olduğunu söyledi:

“Bugünkü toplantıda 100 ülkeden fazla katılımcı var. Onların Azerbaycan’a gelmesi ve bu meselelere bağlı fikirlerini paylaşması büyük önem taşıyor. Çünkü dünyada bir çok noktada sorunlar var ve bu artıyor. Kanlı çatışmalar, geçimsizlikler, savaşlar hem bizim bölgemizde hem de Avrupa’da yaşanıyor. Onun için Azerbaycan bu bölgede bir istikrar adasıdır.”

Forumda tartışılan ana konulardan biri de dünyadaki güvenlik sorunu ve aşırılıktan doğan şiddet oldu.

Fransız Milletvekili Nathalie Goulet, Kültürlerarası Diyalog Forumu’nun ileri doğru atılmış önemli bir adım olduğunu söyledi:

“Aynı mekanda imamlarla, hahamlarla, Körfez ülkeleri temsilcileriyle, birbirleriyle konuşmayanlarla birlikte olmak hali hazırda iyi bir sonuç. Daha iyi bir gelecek için daha iyi bir eğitime ihtiyacımız var. Ortak değerlerimizin olması lazım. Fakat bu değerler uygulanmak zorunda. Teorilerden kurtulmalıyız. Bence bu uzun ve zorlu bir yolculuk olacak. Çünkü şu anda dünya güvenli bir yer değil. 10 yıl önceye göre daha şiddet içeren bir dünya.”

Forumda öne çıkan oluşumlar ise Nijerya’da etkili olan Boko Haram ve Suriye ile Irak’ta büyük bir alanı kontrol altında tutan, Libya ile Nijerya’da bazı alanlarda etkili olan Irak Şam İslam Devleti terör örgütü oldu.

Abuja Başpiskoposu Kardinal John Onaiyekan, söz konusu örgütlerin Müslümanların tamamını temsil etmediğini ancak en büyük sorunun dinlerde birlik olamamaktan kaynaklandığının altını çizdi:

“Benim ülkemde Nijerya’da Boko Haram, fanatik ve terörist çok küçük bir grup Müslüman’ı temsil ediyor. Nijerya’daki geri kalan Müslümanlar barış ve sevgi insanlarıdır. Her dinin içindeki bölünmeyi çözene kadar bu bölünme olacaktır. Uzlaşma ihtiyacıyla baş edemeyiz. Bizimde Hristiyanlık’ta aynı sorunumuz var, biz de birlik değiliz.”

3. Dünya Kültürlerarası Diyalog Forumu UNESCO ortaklığıyla yapılıyor. Foruma katılan UNESCO Genel Direktörü Irina Bokova en kötü senaryodan nasıl kaçınabileceğimizi şu şekilde aktarıyor:

“Dünya’da bugünkü durum gerçekten endişe verici. Daha fazla çatışma görüyoruz ve bunlar değişiyor. Ve aynı zamanda daha fazla hoşgörüsüz hale geldik. Bence kültüre, kültürel mirasımıza, kültürel çeşitliliğimize yeteri kadar önem vermiyoruz. Eğitim programlarına yeteri kadar önem vermiyoruz. Bence okul kitaplarının içeriğini değiştirmemiz gerekiyor. Daha fazla tarih üzerinde çalışmamız lazım. Kendi kültürümüzü ve bununla birlikte başka kültürleri de bilmemiz şart.”

Bütün şiddet ve kültürel bölünme tartışmalarının ardından, şimdi sıra gelecekten bahsetmeye geldi. Forum Bakü’den dünyaya güçlü bir hoşgörü mesajı vermeyi hedefliyor:

UNESCO’dan Paul Morris’e göre çözümün anahtarı belli:

“Biz çeşitliliğimizi paylaşmak ve birbirimize öldürmeden birlikte yaşamayı öğrenmek zorundayız. Bu bir umut ve büyük bir proje. Küçük proje ise stratejilere, politikalara, yapılan işlere bakmaktır. Böylece birlikte yaşayabiliriz.”