Her sabah sıcak simidiyle güne başlar, fakat tanımazdık. Bir gün tezgâhı boş kaldı. Uyku apnesi hastalığı dolayısıyla "Uyursam ölürüm" diyerek geçirdiği yılların sonunda ebedi uykuya dalmıştı simitçi Rahim. Ne bir kimliği ne de akrabası vardı. Ondan geriye kalan sıcacık gülümsemeyle belirttiği "Günaydın"...

SABAH gazetesinde çalışan herkesin müdavimi olduğu simitçi bir komşusu vardı. Kimse onun nerden geldiğini, nasıl bir hayat sürdüğünü bilmezdi. Ama güne kesinlikle onun sattığı simitlerle başlanırdı.

Balmumcu'da SABAH binasının köşesinde her sabah simit arabasının başındaydı o. Bir gün gelmedi. Tezgâhı bomboş kaldı. Simit almak isteyenler öylece kaldı. Birkaç esnafa sordular "Simitçi hangi yerde " diye... Yanıt verenler üzgün ve sessizdi. Ölmüştü simitçi Rahim. Ölümüyle film gibi hayatı da belli oldu Rahim'in. 

"UYURSAM ÖLÜRÜM" 
Yaklaşık 10 sene evvel Azerbaycan'dan Türkiye 'ye sığınmıştı. Ne bir nüfus cüzdanı, ne bir pasaportu vardı. Birkaç esnaf arkadaşı ve müşterileri dışında kimsesi yoktu. Onlar da sadece adını biliyordu. Önce sokaklarda simit sattı. Sonra Balmumcu'da bir simit arabası aldı ve köşeyi tuttu. Sıcacık, çıtır çıtır simitleri müşterilerine gülümseyen gözlerle satış yapardı.

Yıllardır uyku problemi çekiyordu. Uyuduğunda uyku apnesi dolayısıyla nefesi kesiliyordu. "Uyursam ölürüm" düşüncesiyle geceyi gözünü dahi kırpmadan sabaha çevirirdi. Bazen birkaç saatlik uykuyla simit arabasının başına gelirdi. Yine de sabahları, simitlerini satarken, gülümserdi müşterilerine, sıcacık simiti de sıcacık "Günaydın" sözcüğünü de esirgemezdi kimseden.

Fanatik Beşiktaş taraftarıydı. Fenerlisine Galatasaraylısına takılmadan edemezdi. Ta ki 11 Haziran'a kadar. O gün gelmedi simit arabasının başına. Nefes darlığı ve uyku apnesi dolayısıyla hastaneye kaldırılmıştı. İlk durak Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ydi. Yoğun bakımda ortam olmadığı için hastane onu Gaziosmanpaşa'daki Avrupa Şafak Hastanesi'ne sevk etti. Şuuru kapalı biçimde yoğun bakıma alınan Rahim'in kalbi çok dayanmadı. 18 Temmuz'da yaşamını kaybetti. 

KİMLİKSİZ ÇIKTI 
Ölümü başka bir gerçeği daha ortaya çıkardı. Simitçi Rahim, kimliği olamadığından başka bir kişinin nüfus cüzdanıyla hastaneye yatırılmıştı. Olay, kimliği kullanılan Balı Kargı'nın ismi vefat etti diye nüfus kaydından silinmek istenince çıktı.

Kargı, kimlik numarasının onaysız kullanıldığı sebebiyle Cumhuriyet Savcılığı'na şikayette bulundu. Savcılık olaya el koydu. Simitçi Rahim'den geriye ise sadece sabahları etrafa dağılan simit kokusu, sımsıcak bir tebessümle söylenen "Günaydın" sözcüğü kaldı. 

KİMSESİZLER MEZARLIĞINA DEFNEDİLECEK
Simitçi Rahim'in cenazesi tahkikat süresince hastane morgunda bekletildi. Kimsesizliği yetmediği gibi kimliksizliği ile de ortada kalan simitçi Rahim'in cenazesi, tahkikat tamamlanınca kimsesizler mezarlığında toprağa verilecek. Hastane yöneticileri şaşkın. Hastanenin sahibi Seçim Öztürk "Okmeydanı Hastanesi'nde hastanın kaydı yapılmış. Bize sevkle geldi. Soruşturma sürüyor" diye belirtti./sabah/