Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Türk Grubu Başkanı ve AK Parti Adana Milletvekili Talip Küçükcan, Almanya'nın Türkiye'ye yönelik yasaklarını Avrupa Konseyi'ne taşıyor.

AKPM Türk Grubu Başkanı Talip Küçükcan, "Bakanlarımızın Türklerle buluşmasının engellenmesini Avrupa Konseyi gündemine taşıyoruz" dedi. Küçükcan, "Avrupa'da güçlü bir Türkiye diasporası mevcuttur. Bunların 2,5 milyonu ise seçmendir. Türkiye bu büyük diasporadan kopartılamaz" ifadelerini kullandı.

"AVRUPA KONSEYİ'Nİ GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ''

Avrupa'da yaşayan Türk vatandaşlarından 2,5 milyonunun seçmen olduğuna işaret eden Küçükcan, Türkiye'deki seçimlerde seçme ve seçilme hakkına sahip olan vatandaşlarla bakan ve milletvekili düzeyinde buluşmaların doğal karşılanması gerektiğini belirtti.

"Avrupa Konseyi'ni göreve çağırıyoruz" diyen Küçükcan, şu ifadeleri kullandı: "Türkiyeli siyasetçilerin Avrupa'daki seçmenleri ile buluşmalarının engellenmesi açıkça ifade ve toplanma hak ve hürriyetlerinin ihlalidir. 16 Nisan tarihinde yapılacak Anayasa halk oylamasında Avrupa'daki seçmenleri de sandıklara bekliyoruz. Bu süreçte farklı siyasi parti mensupları Avrupa'ya giderek Türk topluluğu ile buluşmalar gerçekleştiriyorlar.

Hükümet üyeleri de Anayasa değişikliklerinin içeriğini anlatmak amacıyla Avrupalı Türklerle bir araya gelmek istemiş ancak Almanya'da bu buluşmalara engel olunmuştur. Hollanda Başbakanı da aynı istikamette demeçler vermiştir. Avrupa'da güçlü bir Türkiye diasporası mevcuttur. Bunların 2,5 milyonu ise seçmendir. Türkiye bu büyük diasporadan kopartılamaz. Bakanlarımıza gösterilen yasakçı zihniyet Avrupa Konseyi değerleri ile asla bağdaştırılamaz. İşte bu nedenle bugün Paris'te yapılacak AKPM Siyasi İşler Komisyonu'nda konuyu gündeme taşıyacağız.

Avrupa Konseyi üyesi ülkelerde Türk Bakan ve Milletvekillerine yönelik siyasi engellemelerin Paris'teki toplantıda gündeme bir madde olarak ilave edilmesi için ilgili komisyon başkanına resmi yazı gönderdik. Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'nin görevlerinden biri de üye ülke milletvekillerinin haklarını savunmaktır.

Bu bağlamda hem Avrupa Konseyi Genel Sekreteri, hem de Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Başkanı'na çağrıda bulunarak bakanlarımız ve milletvekillerimize yapılan ayrımcılık ve hak ihlallerinin önüne geçilmesi için çaba göstereceğiz."